Ambivalans- Zıtlıkların Uyumunda Duygusal Bir Yolculuk

Ambivalans, kelime anlamı olarak “bir duruma ya da kişiye karşı aynı anda iki farklı duygu beslemek” anlamına geliyor. Yani hem sevip hem korkmak, hem uzaklaşmak hem yaklaşmak gibi… Ankara Devlet Opera ve Balesi’nde sahnelenen “Ambivalans”, tam da bu çelişkili ama büyüleyici duyguların sahneye taşındığı bir dans gecesi sunuyor. Modern dansın diliyle, insan ruhundaki gelgitleri ve içsel çatışmaları anlatan bu gösteri, izleyiciyi derin bir sorgulamaya davet ediyor.

Zıtlıkların Dansı: “Çatı” ve “Kuğu”

“Ambivalans”, iki farklı koreografiden oluşuyor: “Çatı” ve “Kuğu”. Her biri insanın iç dünyasına farklı bir pencereden bakıyor.

Deniz Alp’in “Çatı”sı, insanın kendisiyle ve çevresiyle kurduğu görünmez duvarlara odaklanıyor. Sahnedeki geometrik yapıların arasında hareket eden dansçılar, bir yandan fiziksel sınırları aşarken, diğer yandan duygusal mesafeleri sorguluyor. Betonun soğukluğu ile bedenin sıcaklığı arasında süren o gerilim, izleyiciyi anbean içine çekiyor.

Credit: https://www.operabale.gov.tr/eser/ambivalans-3108

Guido Markowitz’in “Kuğu”su ise daha şiirsel bir ton taşıyor. Tchaikovsky’nin klasik “Kuğu Gölü” temasını çağdaş bir yorumla yeniden doğuruyor. Elektronik seslerle harmanlanan müzik, dansçıların zarif ama bir o kadar da güçlü hareketleriyle birleşince, ortaya büyüleyici bir tablo çıkıyor. Kuğu, burada sadece bir masal figürü değil; dönüşümün, kırılganlığın ve direncin simgesi haline geliyor.

Credit: https://www.operabale.gov.tr/eser/ambivalans-3108

Göz Dolduran Bir Sahne Dili

Ankara MDT’nin sahne tasarımı, ışık kullanımı ve kostüm seçimiyle bütüncül bir atmosfer yaratılmış. Minimal ama etkileyici bir görsel dünya kurulmuş. Her detay, koreografinin anlattığı duyguyu destekliyor. “Çatı” bölümünde kullanılan geometrik yapılar, insanın sıkışmışlığını anlatırken; “Kuğu”da kullanılan ışık geçişleri, yeniden doğuşu simgeliyor.

Dansçıların performansı ise tam anlamıyla nefes kesiciydi. Her biri sadece teknik olarak değil, duygusal olarak da sahneyi dolduruyordu. Bu, izleyiciyle doğrudan kalpten kalbe bir bağ kuran o nadir anlardan biriydi.

Ambivalans: Sadece Bir Dans Değil, Bir Deneyim

“Ambivalans”, izleyiciyi yalnızca izlemeye değil, hissetmeye çağırıyor. Kimi anlarda huzur, kimi anlarda rahatsızlık; kimi anlarda tutku, kimi anlarda kırılganlık hissediyorsunuz. Ama işte tam da bu zıtlık, gösterinin kalbinde yer alan fikir.

Bu performansı izlerken, sahnedeki dansçıların hareketlerinde kendimi buldum. Her adım, her dönüş, içimizdeki “evet ama hayır” duygusunu hatırlatıyordu. Bu anlamda “Ambivalans”, sadece sahnede değil, seyircinin içinde de dans eden bir eser.

Ankara’nın Sanat Sahnesinde Parlayan Bir Yıldız

Ankara Devlet Opera ve Balesi’nin bu yeni prodüksiyonu, sadece bir modern dans gecesi değil; insan olmanın karmaşık duygularına dokunan derin bir deneyim. “Ambivalans” oyunu, sahne sanatlarının nereye evrilebileceğini gösteren güçlü bir örnek.

Eğer modern dansa ilgi duyuyorsanız ya da Ankara’da farklı bir sanat deneyimi yaşamak istiyorsanız, bu performansı mutlaka listenize alın. “Ambivalans”, sahneye bakarken kendi iç dünyanıza da ayna tutmanızı sağlayacak türden bir gösteri.

Ankara'nın Ritmi sayfasından etkinlik tarihlerini takip edip Ankara Devlet Opera ve Bale'sinin sayfasından biletlerinizi alabilirsiniz: https://www.operabale.gov.tr/eser/ambivalans-3108